Açlık insanoğlunun başına gelebilecek en büyük felaketlerden biridir. Açlığın yol açtığı sorunlar sayılamayacak kadar çoktur. Hastalıklar, ölümler, iş gücü ve üretim kaybı, verimsizlik, suç işleme ve şiddet kullanma eğiliminin artması bunlardan bazılarıdır. Açlık sorununu çözememiş bir toplum sosyal huzurunu sağlaması, kalkınma yolunda hızla ilerlemesi, uluslararası alanda kendi çıkarlarını gözeten politikalar izleyebilmesi mümkün değildir. Bu nedenle barış ve huzur içinde bir dünya ortaya koyabilmenin ön koşullarından biri de açlık sorununun çözülmesidir. Açlık sorununun çözümü de diğer tüm sorunlarda olduğu gibi nedenlerin ortadan kalkmasına bağlıdır. Sorunun nedenleri arasında küresel ısınmaya bağlı iklim değişikliği ve kuraklık gibi mücadele etmesi kolay olmayan, tek tek ülkelerin gücünü aşan, uluslararası kolektif çabalar gerektiren sorunlar olduğu kadar, bölgesel çatışmalar, kabile savaşları, iç çatışmalar, ülkeler arası savaşların kaynak israfına neden olması da en önemli sebeplerdendir. Bunların tersine, ülke içi ve ülkeler arası savaşları en aza indirecek barışçı, özgürlükçü, hoşgörülü, dışa açılımcı ve komşularıyla iyi geçinmeyi amaç edinmeli, yeni nesiller bu zihniyetle yetiştirilmelidir.
Dünyada yaşanan kıtlık en önemli sorunlardan birini yeniden gündeme getirmiştir. İnsanlık tarihi boyunca yaşanan, özellikle son yıllarda sıkça görülen açlık ve kıtlık felaketi özellikle de Afrika’da yüzünü oldukça sert göstermiştir. İletişim teknolojileri sayesinde tüm dünyanın da haberdar olduğu ancak çok az şeyin yapıldığı bu felaketin, önlem alınmadığında ne tür yıkımlara yol açabileceğini Somali örneğinde olduğu gibi yakından gördük. İnsanların besine ulaşmak için kamplara yaptıkları yolculuklar; kamplardaki yetersiz besin, su, barınak, hijyen, bulaşıcı hastalıklar gibi tehlikeleri de beraberinde getirmiştir.
Dünyada yaşanan açlık sorununu uzun vadede kökten çözümü sağlanmadıkça, belli aralıklarla benzer felaketlerin yaşanması kaçınılmazdır. Sorunun kökten çözümü ise probleme yol açan, onun derinleşmesine katkıda bulunan ve sorunu tetikleyen tüm sebeplerin anlaşılması ve ortadan kaldırılmasına bağlıdır. Buna ilave olarak, gelişmiş ülkelerden açlık sorunu yaşayan az gelişmiş ülkelere belirli bir gelir transferinin yapılması da bu sorunun sancılarının hafifletilmesine katkıda bulunacaktır.